İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

29 Mayıs 2017 Pazartesi

Perşembe Yaylası







Geçtiğimiz hafta sonunu ailecek bir yayla havası alarak geçirelim istedik. 
Yurt dışından gelen akrabalar ile birlikte toplamda 7 kişiydik ve orada 
konaklayacak yerler hakkında hiçbir fikrim yoktu. 
Internette araştırmaya koyulduğumda yaylanın içerisinde 
konaklayabileceğimiz sadece karavanlar ve yaylaya 
1.5 km uzaklıkta bungalov evler olduğunu öğrendim.





Evet belki Amerika’yı yeniden keşfetmiyordum 
ve şunun şurasında yaşadığım şehre 1.5 saatlik uzaklıktaydı 
ama gidip göreceğim her yeni yer beni daha gitmeden heyecanlandırıyordu.


Çünkü doğanın içerisinde kaybolmak beni tamamlayan ve nefesimin iziyle beraber yaşama karışmamı sağlayan yegane şeydi.

Konaklamak için Aybastı Kent Ormanı’na ait olan 2 bungalov evi 
gitmeden rezerve yaptık.
Oraya ulaştığımızda akşam olmuştu ve sis ve çise bastırmıştı.
Geceyi hep birlikte bir evde soba başında ısınarak geçirdik 
ve sabah bizi karşılayacak olan manzara için heyecanlı bir şekilde uykuya daldık.

Sabah gökyüzü bize kıyağınız geçmiş, mis gibi pırıl pırıl bir hava ile bize günaydın demişti. 
Hepimiz mutluyduk. 
Çünkü malum yayla havasına hiç güven olmazdı 
ve sisten dumandan hiç bir yer göremeden geri dönebilirdik.
Kahvaltıdan hemen sonra yola koyulduk. 
Yaylaya yaklaştığımızda mesire alanlarında yayılan koyunları görünce
 tüm çocukluğum bir bir geçti gözlerimin önünden.
Perşembe yaylasında hayvancılık hala sürmekteydi, 
hatta yayla içinde kuzu eti ve manda yoğurdu yiyebileceğiniz 
birçok yerde bulunmakta.







Biz rotamızı direk Çiseli Şelalesi'ne çevirdiğimizde Off-Roadcılarda 
Karga Tepesi'nin yolunu tutmuştu.






Çiseli Şelalesi'ne giderken çıktı önümüze koyunlarını otlatan Burhan.
Kendisinden koyun ve kuzularının fotoğrafını çekebilir miyiz diye izin istediğimizde 
sürüyü ürkütmeden ve tabi ki 
koyun köpeğinin de dikkatini çekmeden yanlarına gelebileceğimizi belirtti.
Şimdi siz doğaya koyunlara ve kuzulara bakarken 
ben size asıl iki cümleyle kendine hayran bırakan 
Burhan’dan söz edeyim.


14 Şubat’ta kaybettim abla ben babamı” dedi. 
Yaşı benden belli ki büyüktü ama saygısından abla diye sesleniyordu. 
Baba mesleği bu, dedi, yazları 6 ay yaylada koyunları yayıyormuş.

Biz onunla yanımızdaki meyvemizi paylaşmak 
isteyince bize borçlu kalmamak için
 “kaval çalayım mı size abla” dedi.




Herkes telefonunun kamerasını açıp onu videoya çekince utangaç ve mahcup bir halde 
bir yerde paylaşıp paylaşmayacağımızı sordu. 

Ben facebook ve whatsapp kullanıyorum diye söyleyince ben de, 
sen bana numaranı ver ben sana whatsapptan göndereyim dedim. 

Nasıl mahcup ve bir o kadar utangaç bir tavırla 
artık herkesin her şeye ve herkese ulaşabildiği 
şu dünya da bana dönüp “ayıp olmaz mı abla” dedi.
Olmaz dedim.
Bir yerlerde hala utanma duygusunun var olduğunu bilmek 
ve bir yüzde hala ar nedir görebilmek 
nasıl bir duygudur sadece sanırım ben gibiler hissedebilir.
Ve sen Burhan benim için bilmem kaç üniversite bitirmiş 
insandan daha bilgesin 
ve o yaşadığın güzel topraklar kadar 
bakir yüreğin.




Burhan'la vedalaşıp tekrar yola koyulduğumuzda bir süre sonra araçları parkedip  
şelaleye yürüyerek ulaştık.

Eğer Perşembe Yayla'sına giderseniz şelaleyi görmeden geri dönmeyin isterim hatta benim gibi çığlık çığlığa şelale karşısında çisesinde ıslanmanın tadınıda çıkarın





Şelale yolu üzerinde çocukluğumun tadı olan sıracalı bize göz kırptı 
ve hepimiz bir anda dağılıp  toplamaya başladık.


Akşam eve döndüğümüzde anlayacağınız ziyafet vardı. 






Yayla merkezine geri dönüş yolumuzda bisiklet safari ekibi bizi selamlayarak geçti. 
Perşembe Yaylası bisiklet safari ve off roadcıların gözde yaylalarından. 
Yazları belirli tarihlerde yaylada off road yarışları ve yağlı güreş şenlikleri yapılmaktadır.
Yolumuzu mendereslere kuşbakışı bakmak için Karga Tepesine çevirdik ve karşımıza çıkan dantel gibi işlenmiş manzara karşısında mest olduk.






Bunca güzelliğin içerisinde tek hoşunuza gitmeyecek şey çarpık yapılaşma, maalesef doğaya en yakışmayan 
şey betonarme yapılar burada da mevcut.


O nedenle yolunuz birgün Ordu'ya düşerse Perşembe Yaylası'nı ziyaret edip 
o güzelliğe şahit olmadan dönmeyin.

Doğayla ve sevgiyle kalın...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder