İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

20 Temmuz 2015 Pazartesi

Anneannem - Fethiye Çetin





Bir çocuğun elinden alınan çocukluğu, annesi, babası, kardeşleri...
Yeniden hiç tanımadığı insanların yanında hayata tutunuşu...
Dünyaya getirdiği evlatlarının tüm başarılarına rağmen nüfus cüzdanında yer alan 'muhtedi' kelimesi yüzünden 
istediği hiçbir yere girememesi...
Ama yaşadıkları ne olursa olsun herşeye rağmen iyi bir eş, iyi bir anne, ve iyi bir anneanne olmuş Heranuş Gadaryan'nın hüzün dolu hikayesi...
Ben kitabı kapadığımda boğazımda bir yumru ile kaldım.
Yüzleşmemiz gereken onca şeye tanıklık eden bir hikaye...
Fethiye Çetin tıpkı anneannesinin mağrur bir şekilde anlattığı gibi hiçbir duyguya yer vermeden 
yakın tarihte yaşanan bir utanca tanıklık etmemi sağladı.
Tavsiyemdir.




Unutma Dersleri



''İnsan kalbini kaptırsa bile hiç değilse aklını korumalı!” diyor yazar kitabın arka kapağında ve bu satırlarla başlıyor hikayesini anlatmaya;
"Size öyle bir hikâye anlatacağım ki, anlatacaklarım bittiğinde, öğrendiklerinizin bir kısmını unutmak isteyeceksiniz. Heyhat, hepimiz unutmayı becerecek kadar şanslı değiliz. Bazen hayatınızda tüm taşların yerli yerine oturduğunu, ömrünüzün kalanını birbirine geçmiş Lego parçaları arasında sessiz sedasız tamamlayacağınızı düşünürsünüz. Bu, evvela güven ve huzur duymanızı sağlar, sonra da sıkıntı. Ben sıkıntı safhasındaydım."
Feribe büyük bir aşk acısı ile başvuruyor Mazi Unutma Merkezine ve her derste başka başka yollarını ararken unutmanın aslında farkında olmadığı bir çok şeyi hatırlıyor, affetmesi, omzundaki yükü hafifletmesi gereken.
Ama hayat bu ya unutmayı istediği acının yanında başına ardı arkası kesilmeyen olaylar gelir. Ve Feribe bunun için şöyle der: "Bazı şeylerin hayatınıza giriş nedeni kendileriyle ilgili değil. Onları bir işaret, başka yazıları okumak için vesile olarak görmek gerek."
Hepimizin yaşadığı bir acıyı öyle tatlı bir dille anlatmış ki durup düşünmeden edemiyorsun. Hayatıma girip hayatımdaki yanlış insanları tek tek ayıklamama neden olan onlarca lüzumsuz ve riyakar insanlara bile teşekkür etmek geldi içimden kitap bittiğinde.
Feribe diyor ki bu kitap için; kendi gözyaşımın tarihini tutan bir vakanüvis vakalarıyla, vaktiyle kalbimi tıraşlayan sustalı hatıraları kaleme aldım.
Yine ekliyor: " Neyi bir ömür yanınızda taşımak istediğiniz, kalbinizi kimlere emanet edeceğiniz tamamen size kalmış. Kendinize neyi reva gördüğünüz de. 
O nedenle onun da söylediği gibi herşeyi doğru yapmış değil, "yaşadım" diyebilecek biri olarak ölmek istiyorum. Hayat hata yapmaktan korkmak için kısa. 
Korkmuyorum.